Son günlerde Toplum ve Birey arasındaki ilişkiyi düşünmekteyim. Bitirmek üzere olduğum kitabın (Tanrılar Okulu) bir paragrafında şunlar yazıyor: "Kitle bir hayalettir; tekil ve çoğul olan her şeyden etkilenen bir mekanizmadır, inancı yoktur. Tek bildiği, her şeyi yerle bir etmektir. Bu kalabalıkların asıl rolüdür. Yalnızca bütünlük ve irade sahibi olan kişiler düşleyebilir ve imkansızı gerçek haline getirebilirler." "Bir"ey olmak, kendi içinde "Bir" olmadan olmuyor. Ne zaman dış seslerin boyunduruna girsen, içindeki Bir, Birçok oluyor. İnsanın kendini bulması, kendi özgünlüğünü yaşaması için ilginç bir denge gerekli. Topluma karşı çıkmadan, onunla savaşmadan, (ki böyle olunca insan kendi dengesini yitiriyor) kendini yaşaması ve gerçekleştirmesi için ne yapması lazım? Kendine olan güvenini, özsaygısını ve sevgisini yitirmeden ve iradesini kullanarak, sabır ve azimle kendi yoluna gidebilmesi için, nereden başlamalı? Cevabı zamanı gelince gelir:)