Kayıtlar

Kasım, 2006 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Without incentive

What is love without motive? Can there be love without any incentive, without wanting something for oneself out of love? Can there be love in which there is no sense of being wounded when love is not returned? If I offer you my friendship and you turn away, am I not hurt? Is that feeling of being hurt the outcome of friendship, of generosity, of sympathy? Surely, as long as I feel hurt, as long as there is fear, as long as I help you hoping that you may help me - which is called service - there is no love. Khrishnamurti

Mitoloji1

Hint Mitolojisinde gerçeğe ulaşabilmek için eski realitelerin terk edilmesi gerektiği savunulur. Bunu anlatan hikaye ise Titankaraların hikayesidir: Nehrin Karşısına geçilecektir. Nehrin hemen kıyısında bulunan Titankaralar yolcuları kayıkla karşından karşıya geçirmektedir. Ancak kimi yolcular karşı kıyıya geçtikten sonra, kayığı bir türlü terk etmek istemezler. Sırtlarına kayığı alarak dağları tepeleri geçmeye çalışırlar. Tabi kısa bir süre sonra yorgunluktan yürüyemez bir hale gelerek oldukları yerde çöküp kalırlar. Buna karşılık kayıkları nehir bitince terk edenler rahatlıkla yollarına devam ederler ve varmak istedikleri hedefe ulaşırlar. Bu hikaye, bağlımli oldukları fikirleri, objeleri ve hatta insanları birakamayanlarin, ve karşılaştıkları bilgileri, yeri ve zamanı geldiğinde değiştiremeyenlerin halini ne güzel anlatmış... Bkz. Hint Felsefesi Henrih Zimmer

Tanrı ile yemek

Sevgili Uzay'ın blogundan günüme renk katan bir alıntı... Küçük bir oğlan çocuğu Tanrı ile karşılaşmak istiyordu. Tanrı'nın çok uzaklarda olduğunu, ona varmak için uzun bir yoldan yürümek gerektiğini biliyordu.Bir gün sırt çantasına çörek ve meyve suyu kutuları doldurup yola koyuldu. Evinden az ilerdeki parka oturmuş güvercinlere yem veren yaşlı bir adama rastladı.Çocuk yaşlı adamın yanına oturup sırt çantasını açtı. Tam meyve suyundan içecekti ki, yaşlı adamın acıkmış olacağını düşündü. Çantasından bir çörek çıkarıp ona verdi.Adam hoşnut bir şekilde çöreği kabul etti.Çocuğa gülümsedi.Adamın gülümsemesi o kadar güzeldi ki; çocuk bunu tekrar görmek istedi. Adama bu defa meyve suyu ikram etti. Adam çocuğa yine gülümseyerek karşılık verdi. Çocuk son derece mutlu olmuştu. Bütün gün öyle oturup çörek yediler, gülümsediler, tek bir sözcük bile etmediler. Hava kararmaya başlayınca, çocuk eve dönmek gerektiğini düşündü. Ayağa kalktı, bir iki adım yürüdü, sonra geri döndü adama doğru k
If you look for the truth outside yourself, It gets farther and farther away. Today walking alone, I meet it everywhere I step. It is the same as me, yet I am not it. Only if you understand it in this way will you merge with the way things are. ~ Tung-Shan

Keşif

Resim
Sonuda cep telefonumdaki resimleri kendime e-mail atabileceğimi keşfettim! Teknoloji işlerinde pek yavaş olduum için bir ay öncesinin resimini anca koyabiliyorum bloguma:) Sevgili Arditto ve Hasso umarım beni kovalamazsanız bu resmi bloguma koyduum için:) ama napıyım dayanamadım, şaklabanlık günümdeyim sanırım. Oysa hava ne kasvetli bugün. Ankara'nın tipik kış başlangıcı, heryerde soğuk bir rüzgar ama benim içim fıkır fıkır, pek oynak, noluyosa hayırlısı:)

Bensizliğe

Resim
Gece 12.11 olmadan, yatağımda uykuya geçerken anlamlandıramadığım hisler ve ürpertiler sardı içimi...sanki birisi kafamı okuşuyor, düşüncelerim uyuşuyordu...her zamanki gibi korkusuz olamadım ve ışığı yakıp hislerden kurtulmaya çalıştım...sonra derin bir uyuya dalmışım..sabah uyandığımda başucu lambam hala yanıyordu...korkularımın üstüne bu sefer de gidememiştim... kendimi olanlara bu sefer de bırakamamıştım ..neden korkuyordum bu kadar...korkunun kaynağı neydi...neye güvenmiyordum..yok olmak mı rahatsız ediyordu beni? Cevap olabilecek bir alıntı karşıladı beni sabah maillerimde... We are afraid to die. To end the fear of death we must come into contact with death, not with the image which thought has created about death, but we must actually feel the state. Otherwise there is no end to fear, because the word death creates fear, and we don't even want to talk about it. Being healthy, normal, with the capacity to reason clearly, to think objectively, to observe, is it possible for u

İyi ki doğdun Ferit

Resim
Yıllar geçti ama ruhumuz hep yakın kaldı... Hayat yolundaki çakıl taşları değişti ama yol hep aynıydı.. Paylaşımlarımızda beraber büyüdük Senin dostluğun hep arka çıktı bana.. Yüzünden hiç eksilmeyen gülümseyişin Umut verdi en zor anlarımda.. Kendimi senin gözlerinde yeniden görmek En büyük armağandır bana... Nice Yıllara sevgili Ferit İyi ki doğdun, iki ki varsın hayatımda...

Yüz

Resim
Yazının bu yüzü Benim yüzüm kısaca. Öbürü Silinen bir gölge. Mürekkepten yüz çizgilerimi oluşturuvereyim hemen, Çekip gidenlerin yerine. Jean COCTEAU La Difficulté d'etre
Resim
What is laid down, ordered, factual is never enough to embrace the whole truth: life always spills over the rim of every cup. Boris Pasternak

Mad World

http://www.youtube.com/watch?v=4N3N1MlvVc4