Kaya




 Artist: Lucy Campell


Durgun bir su var bugün içimde. Kendiyle karışmak istemeyen. Hareketsizce kalmak isteyen. Duruldukça içinde tortu biriken, tortu biriktikçe durgunlaşan. Yoga, durulan suları harekete geçirir bazen. Tortuları ayağa kaldırır içimizdeki. Ve suyu bulandırır, temizlemek için. Ama bugün benim durgunluğumu ele geçiremedi. İçimdeki tortunun ağırlığında ve sessizliğinde, dipte duran bir kaya, beni daha da suskunlaştırdı. Sanki suyu bir mıktanıs gibi kendine çekti ve hareketsiz kıldı.
Evet izin verdim olana. Yeniden ve yine. Ben durdukça, kulağımdaki müzikler aktı. Ben durdukça, kaya ağırlaştı. Ben durdukça rüzgar hızlandı. Ben durdukça, kaya da durdu ve sağlamlığına güç kattı. Ve ben biraz daha sessizleştim. Biraz daha hareketsizleştim. Durdum. Bekledim. Ve izledim.

Bugün o kayanın altına bakmayacağım,
sadece varlığına izin vereceğim... sevgiyle...

Yorumlar

Adsız dedi ki…
Sevgili Fulya
Kendi bloğuma bakmayalı,kendisiyle iki kelam etmeyeli o kadar çok olmuş ki, neler yazmışım ne hissetmişim diye seneler sonra baktığımda bir "hey gidi seneler" döküldü içimden . Sonra aklımda kalan senin ve birkaç blogdaş arkadaşın yazılarına baktım, ne güzel sen devam etmişsin Hatırlar mısın bilmem sen görevli olarak Bursa kitap fuarına gelmiştin,kısa da olsa tanışıp sohbet ederiz demiştik ama ben en iş yoğunlugundan gelememiştim.
Eylül'e az zaman kala blogun aklıma gelmesi de tesadüf mu bilmiyorum. :) Her zaman güzel hikayeler biriktirebilmen dileğiyle ... belki bir gün tanışıp sohbet etme dileğimle, sevgiyle


http://denizvekabugu.blogspot.com.tr/
(Blog şifremi bile hatırlamadıgımdan:)
Fuliyama dedi ki…
Bu mesajını şimdi gördüm eski dost... hatırlıyorum evet....hiç unutmadım...

Bu blogdaki popüler yayınlar

Sarı Gagalı Siyah Kuş

Fu (Japonca Rüzgar)

Karadeniz, Yente Yaylası ve diğerleri...